Dedektör
3MK-5120D Doğalgaz dedektörü , havadaki patlayıcı gazları algılayabilen (doğalgaz ve LPG) bir cihazdır. Bu tür tehlikeli gazların tespit edilmesi durumunda , 3MK doğalgaz dedektörü buzzerı (zil) ile sesli , LEDleri ile ışıklı uyarı sağlar. Röle çıkışı vasıtasıyla , merkezi yangın algılama sisteminde izlenmesi veya selenoid valf kontrolu sağlanır.
a) Bu test sırasında, metal dedektörü ile hareket ettirilen metal arasında hiçbir madde (içi görünmeyen stand, içi görünmeyen yapay duvar, vb.) olmamasına dikkat edilmelidir.
CO gazı, baca gazı zehirlenmelerinde baş rolü oynar. Sızmalarla karşı karşıya gelmemek için, öncelikle bina tesisatı yapılırken kaliteli malzeme kullanmalı, yılda en iki kez kontrol ettirilmelidir. Ayrıca CO dedektörü kullanmakla, olası kazalar sonucu ölüme varan zehirlenmelere engel olunabilir.
Optik duman dedektörü bir ışık sensörüdür. Duman dedektör olarak kullanıldığında bir ışık kaynağı (akkor ampul ya da kızılötesi LED), ışığı ışına dönüştüren bir lens ve ışık dedektörü olarak kullanılan foto diyot veya fotoelektrik sensör içerir. Duman olmadığı zaman ışık düz bir çizgi olarak dedektörün önünden geçer. Eğer duman, ışın demeti yolundaki optik çemberden geçerse bazı ışınlar duman partikülleri tarafından kırılıp sensöre ulaşırlar ve böylece bir alarm tetiklenir. Ayrıca kapalı spor salonu ve amfi gibi büyük odalarda yansıtılan ışınları algılayan cihazlar kullanılmaktadır. Duvara monte olan bir ünite, ayrı bir izleme cihazı tarafından alınan ya da bir ayna tarafından geri yansıtılan bir ışın yollar. Eğer ışın sensörün “gözüne” daha az gözükürse cihaz yangın alarm kontrol paneline bir alarm sinyali yollar. Ulusal Yangından Korunma Kurumu’na (NFPA) göre “fotoelektrik duman algılama genellikle uzun süreli yanma ile başlayan yangınlara karşı daha hassastır.” Ayrıca California’da bulunan Texas A&M ve NFPA’nın çalışmalarına göre “Fotoelektrik dedektörler iyonizasyon tipindekilere göre hızlıca büyüyen yangınlara daha yavaş tepki vermektedir, ancak laboratuvar ve saha testleri göstermektedir ki fotoelektrik duman dedektörleri tüm yangın tiplerine göre uygun alarm vermekte ve kullanıcılar tarafından çok daha az devre dışı bırakılmaktadır.” Her ne kadar optik dedektörler uzun süreli yanma ile başlayan yangınlara daha duyarlı olsalar ve alevli yangınlara uygun koruma sağlasalar da yangın güvenlik uzmanları ve NFPA hem iyonizasyon hem fotoelektrik/optik algılama süreçlerine sahip ya da hem ısı hem duman algılamasını sağlayan kombine dedektörlerin kullanılmasını önermektedir. Ayrıca bazı kombine dedektörler karbon monoksit algılama yeteneğine de sahiptir. Her optik ya da fotoelektrik algılama metodu aynı değildir. Foto diyot ya da optik sensörün tipi ve duyarlılığı ve içindeki duman çemberinin tipi üreticiler arasında farklılık göstermektedir.
Dedektör sektörünün en gözde kolu altın dedektörü koludur. Altın dedektörü diye tabir edilen dedektörler aslında çok gelişmiş metal dedektörleridir. Dünya üzerinde sadece altına odaklı bir dedektör çeşidi bulumamaktadır. Define dedektörü ; bir çok özelliğe sahip olabilir özellikle boşluk tespit edebilen sesle ayrım yapabilen, ayrım parametresi (numara) ile ayrım yapabilen, farklı derinliklere sahip 3 boyutlu çizim yapabilen, manyetik sistemli, algoritma sistemli, analog ve digital dedektörler bulunmaktadır. Bu kadar çeşitlilik beraberinde birbirinden bağımsız fiyat çeşitliliği de getirmektedir. Altın dedektörleri 500–1.000 TL dedektör fiyatlarından başlayarak 100.000 TL gibi fiyatlara kadar ulaşabilir. Bu fiyat çeşitliliği pahalı olan dedektörün yanında ucuz olan dedektörün iş yapmayacağı anlamını taşımaz. Genellikle pahalı olan dedektörler gprlerdir. Gprler küçük alanların detaylı taranmasında kullanılır. Bu sistemler 20 metreye kadar derinliğe sahiptirler ve ayrıca 3 boyutlu cisim, boşluk, toprak, su vs. çizimleri yapar ve çizimleri obje algoritmasına göre renklendirirler. Bu sistem ile gezmek mümkün değildir, çekimler adım adım yavaş yavaş yapılır. Fakat ona göre neredeyse yarı fiyatında olan derin arama dedektörleri gezerek arama yapmayı mümkün kılar. Derin arama dedektörleri sesle ve ayrım parametresiyle (numarayla) ayrım gerçekleştirir. Birde alan taramalar vardır. Alan taramalar; çok geniş bir alandaki aramayı küçük bir alana taşımanıza yardımcı olur. Alan taramalarda örneğin 200 m lik bir alan içerisinde altın aramaktaysanız 3 metrelik bir yakınlığa kadar tespit yaparsınız daha sonra noktalamak için bir başka dedektöre ihtiyaç duyarsınız. Kısaca her dedektörün kendine has yöntemleri ve bir yapılış amacı vardır. Geliştirilme ve üretim esnasında Ar-ge, gümrük, taşıma, işçilik, hammadde kullanımı gibi olgular yani mal edilişine kadar ödenen bütün bedeller hesaplanarak buna göre bir fiyat belirlenir. Dolayısıyla pahalı olan mal daha kaliteli değildir. Her malın kendine has uzmanlık alanı ve yapabileceklerinin sınırı vardır bu sınırlar dikkate alınarak cihaz satın alınmalıdır.Altın dedektörleri ile ilgili daha fazla bilgi almak ve satın almak için aşağıdaki bağlantıya tıklayın
Dedektörlerin çok çeşitli olduğunu belirtmiştik. Ayrıca arazi yapısı, arama şartları ve hedeflenen objelerin cinsi de farklıdır. Bu farklılıklara göre her dedektörün kendi içinde öne çıkan üstün yanları vardır. Her şeye rağmen "En iyi Dedektör" kavramı ihtiyaçlara göre belirlenmelidir. Buradaki en önemli nokta, doğru şartlar ve hedefler için amacınıza uygun dedektörü seçmektir. Örneğin; bir define dedektörü ile yüksek mineralli bir arazide küçük cüruf altın aramak doğru değildir. Zaten Define Dedektörlerinin yapılış amacı yüzeydeki ufak metalleri görmekten ziyade derindeki büyük hedefleri algılamak ve bu şekilde yüzeydeki küçük metallerin yanıltıcı etkisi ile kullanıcıyı meşgul etmemektir. Zira, “Define Dedektörü” büyük ve oldukça derin hedefleri gözetmeye yöneliktir. Üst düzey Define Dedektörleri boşluk ve metal etkilerini ayırt edebilir. Küçük objelere karşı daha az duyarlıdır. Define Dedektörleri ile amaçlanan çok daha büyük hedeflerdir ve dedektör ailesi içerisinde üst segment cihazlardır. Oysa “Altın Dedektörü” küçücük metallere, en yoğun olarak da altın metaline karşı çok hassastır. Küçük objelere karşı en duyarlı olabilecek prensipte üretilmiştir. Define dedektörünün gözden kaçırabileceği tüm değerli ve altın metalleri tespit edebilir. Diğer yandan “Tek Para ve Hobi” dedektörleri arazi durumuna göre yüzey ve orta derinliklere çok iyi sonuçlar vermekle birlikte, etrafa saçılmış madeni para, çeşitli metal objeleri (altın, gümüş, bakır) tespit etmede hızlı ve kararlıdırlar. Bazı modellerde topraktaki mineral yapıya uyum sağlaması için yüksek teknolojiler kullanılmış ve su geçirmez başlıklar (bobinler) ile de deniz, ırmak kenarı ve sahillerde kullanılabilir hale getirilmiştir. Bir çok kullanıcı tarafından beğeni ile kullanılmaktadır. Bütün bunların ışığında Define Dedektörü, Altın Dedektörü ya da Hobi ve Tek Para Dedektörü arasında “en iyi” diye bir sonuca varmak imkânsızdır. Her birinin farklı bir hizmet amacı olması sebebi ile bu teknolojiler arasında üstünlük kurmaya çalışmak çok doğru bir yaklaşım olmayacaktır. Hepsinin bir arada olamayacağı, aynı iş ve işlevleri görmeyeceği gerçeği bir yanda dururken net şekilde ifade etmek gerek ki; “En İyi Dedektör” diye bir durum söz konusu değildir. Bununla birlikte aklımızda şöyle bir soru oluşabilir. Aynı kategorilerde olan dedektörler arasında “en iyi” diye bir kavram var mıdır? Açıklamak gerekir ise, buradaki en belirgin ayrımı son kullanıcı, yani dedektörü kullanacak kişi yapacaktır. Bu durumda farklı amaçlar ile yapılmış dedektörlerin kendi aralarında mukayese yapılması doğru değildir. Dedektör firmalarının ürettikleri dedektörlerde derinlik farkı, teknoloji farkı, stabilite, ergonomi, toplam ağırlık, fiyat, firma desteği, garanti güvencesi ve marka değeri öne çıkmaktadır. Bunlara istinaden tüketici kendi tercihlerinin doğrultusunda seçim yapacak ve isteklerinin doğrultusunda almış olduğu performansa bağlı olarak bunun kararını verecektir. Unutmamak gerekir ki; deneyimli bir dedektörcünün elinde sıradan bir cihaz umulmadık sonuçlar verebilir. Aynı şekilde acemi bir dedektörcünün elinde en üst sınıf dedektör bile doğru sonuçlar veremeyebilir. Tüketicinin memnuniyet sınırlarını belirleyen parametrelerden biri de aslında kendi tecrübeleri ve dedektörünü daha iyi tanıması olacaktır. * Bu makale ve diğer makalelerimiz Nokta Mühendislik adına kayıt altına alınmıştır. İçerikleri (görsel ve diğer malzemeler dahil) değiştirilemez, kopyalanamaz, çoğaltılamaz, yeniden yayımlanamaz, başka içeriklerle karıştırılamaz, tamamı ya da kısmi alıntı yapılamaz, kısmi değişiklikler yapılamaz. İçerikler yazılı izin alınmadıkça kesinlikle kullanılamaz ** Herhangi bir makalemizde yayınlanan içeriklerde belirtilmiş olabilecek yönergeleri izlemek, verilen parametreleri uygulamak, anlatılan fiilleri gerçekleştirmek tamamen ziyaretçimizin sorumluluğundadır. Yapılabilecek uygulamalardan doğan kişileri, kurumları ya da 3. şahısları ilgilendiren zararlardan makale yazarımız veya firmamız sorumlu tutulamaz.
EN İYİ DEDEKTÖR HANGİSİDİR ? "BU BÖLÜMDE BULACAĞINIZ TÜM MAKALELER, BİLGİLENDİRME AMAÇLI OLUP,ZİYARETÇİLERİMİZİN EN İYİ ANLAYABİLECEĞİ ŞEKİLDE HAZIRLANMIŞTIR." Dedektörlerin çok çeşitli olduğunu belirtmiştik. Ayrıca arazi yapısı, arama şartları ve hedeflenen objelerin cinsi de farklıdır. Bu farklılıklara göre her dedektörün kendi içinde öne çıkan üstün yanları vardır. Her şeye rağmen "En iyi Dedektör" kavramı ihtiyaçlara göre belirlenmelidir. Buradaki en önemli nokta, doğru şartlar ve hedefler için amacınıza uygun dedektörü seçmektir. Örneğin; bir define dedektörü ile yüksek mineralli bir arazide küçük cüruf altın aramak doğru değildir. Zaten Define Dedektörlerinin yapılış amacı yüzeydeki ufak metalleri görmekten ziyade derindeki büyük hedefleri algılamak ve bu şekilde yüzeydeki küçük metallerin yanıltıcı etkisi ile kullanıcıyı meşgul etmemektir. Zira, “Define Dedektörü” büyük ve oldukça derin hedefleri gözetmeye yöneliktir. Üst düzey Define Dedektörleri boşluk ve metal etkilerini ayırt edebilir. Küçük objelere karşı daha az duyarlıdır. Define Dedektörleri ile amaçlanan çok daha büyük hedeflerdir ve dedektör ailesi içerisinde üst segment cihazlardır. Oysa “Altın Dedektörü” küçücük metallere, en yoğun olarak da altın metaline karşı çok hassastır. Küçük objelere karşı en duyarlı olabilecek prensipte üretilmiştir. Define dedektörünün gözden kaçırabileceği tüm değerli ve altın metalleri tespit edebilir. Diğer yandan “Tek Para ve Hobi” dedektörleri arazi durumuna göre yüzey ve orta derinliklere çok iyi sonuçlar vermekle birlikte, etrafa saçılmış madeni para, çeşitli metal objeleri (altın, gümüş, bakır) tespit etmede hızlı ve kararlıdırlar. Bazı modellerde topraktaki mineral yapıya uyum sağlaması için yüksek teknolojiler kullanılmış ve su geçirmez başlıklar (bobinler) ile de deniz, ırmak kenarı ve sahillerde kullanılabilir hale getirilmiştir. Bir çok kullanıcı tarafından beğeni ile kullanılmaktadır. Bütün bunların ışığında Define Dedektörü, Altın Dedektörü ya da Hobi görüntülü dedektör ve Tek Para Dedektörü arasında “en iyi” diye bir sonuca varmak imkânsızdır. Her birinin farklı bir hizmet amacı olması sebebi ile bu teknolojiler arasında üstünlük kurmaya çalışmak çok doğru bir yaklaşım olmayacaktır. Hepsinin bir arada olamayacağı, aynı iş ve işlevleri görmeyeceği gerçeği bir yanda dururken net şekilde ifade etmek gerek ki; “En İyi Dedektör” diye bir durum söz konusu değildir. Bununla birlikte aklımızda şöyle bir soru oluşabilir. Aynı kategorilerde olan dedektörler arasında “en iyi” diye bir kavram var mıdır? Açıklamak gerekir ise, buradaki en belirgin ayrımı son kullanıcı, yani dedektörü kullanacak kişi yapacaktır. Bu durumda farklı amaçlar ile yapılmış dedektörlerin kendi aralarında mukayese yapılması doğru değildir. Dedektör firmalarının ürettikleri dedektörlerde derinlik farkı, teknoloji farkı, stabilite, ergonomi, toplam ağırlık, fiyat, firma desteği, garanti güvencesi ve marka değeri öne çıkmaktadır. Bunlara istinaden tüketici kendi tercihlerinin doğrultusunda seçim yapacak ve isteklerinin doğrultusunda almış olduğu performansa bağlı olarak bunun kararını verecektir. Unutmamak gerekir ki; deneyimli bir dedektörcünün elinde sıradan bir cihaz umulmadık sonuçlar verebilir. Aynı şekilde acemi bir dedektörcünün elinde en üst sınıf dedektör bile doğru sonuçlar veremeyebilir. Tüketicinin memnuniyet sınırlarını belirleyen parametrelerden biri de aslında kendi tecrübeleri ve dedektörünü daha iyi tanıması olacaktır. * Bu makale ve diğer makalelerimiz Nokta Mühendislik adına kayıt altına alınmıştır. İçerikleri (görsel ve diğer malzemeler dahil) değiştirilemez, kopyalanamaz, çoğaltılamaz, yeniden yayımlanamaz, başka içeriklerle karıştırılamaz, tamamı ya da kısmi alıntı yapılamaz, kısmi değişiklikler yapılamaz. İçerikler yazılı izin alınmadıkça kesinlikle kullanılamaz ** Herhangi bir makalemizde yayınlanan içeriklerde belirtilmiş olabilecek yönergeleri izlemek, verilen parametreleri uygulamak, anlatılan fiilleri gerçekleştirmek tamamen ziyaretçimizin sorumluluğundadır. Yapılabilecek uygulamalardan doğan kişileri, kurumları ya da 3. şahısları ilgilendiren zararlardan makale yazarımız veya firmamız sorumlu tutulamaz.
a) Bu test sırasında, metal dedektörü ile hareket ettirilen metal arasında hiçbir madde (içi görünmeyen stand, içi görünmeyen yapay duvar, vb.) olmamasına dikkat edilmelidir.
CO gazı, baca gazı zehirlenmelerinde baş rolü oynar. Sızmalarla karşı karşıya gelmemek için, öncelikle bina tesisatı yapılırken kaliteli malzeme kullanmalı, yılda en iki kez kontrol ettirilmelidir. Ayrıca CO dedektörü kullanmakla, olası kazalar sonucu ölüme varan zehirlenmelere engel olunabilir.
Optik duman dedektörü bir ışık sensörüdür. Duman dedektör olarak kullanıldığında bir ışık kaynağı (akkor ampul ya da kızılötesi LED), ışığı ışına dönüştüren bir lens ve ışık dedektörü olarak kullanılan foto diyot veya fotoelektrik sensör içerir. Duman olmadığı zaman ışık düz bir çizgi olarak dedektörün önünden geçer. Eğer duman, ışın demeti yolundaki optik çemberden geçerse bazı ışınlar duman partikülleri tarafından kırılıp sensöre ulaşırlar ve böylece bir alarm tetiklenir. Ayrıca kapalı spor salonu ve amfi gibi büyük odalarda yansıtılan ışınları algılayan cihazlar kullanılmaktadır. Duvara monte olan bir ünite, ayrı bir izleme cihazı tarafından alınan ya da bir ayna tarafından geri yansıtılan bir ışın yollar. Eğer ışın sensörün “gözüne” daha az gözükürse cihaz yangın alarm kontrol paneline bir alarm sinyali yollar. Ulusal Yangından Korunma Kurumu’na (NFPA) göre “fotoelektrik duman algılama genellikle uzun süreli yanma ile başlayan yangınlara karşı daha hassastır.” Ayrıca California’da bulunan Texas A&M ve NFPA’nın çalışmalarına göre “Fotoelektrik dedektörler iyonizasyon tipindekilere göre hızlıca büyüyen yangınlara daha yavaş tepki vermektedir, ancak laboratuvar ve saha testleri göstermektedir ki fotoelektrik duman dedektörleri tüm yangın tiplerine göre uygun alarm vermekte ve kullanıcılar tarafından çok daha az devre dışı bırakılmaktadır.” Her ne kadar optik dedektörler uzun süreli yanma ile başlayan yangınlara daha duyarlı olsalar ve alevli yangınlara uygun koruma sağlasalar da yangın güvenlik uzmanları ve NFPA hem iyonizasyon hem fotoelektrik/optik algılama süreçlerine sahip ya da hem ısı hem duman algılamasını sağlayan kombine dedektörlerin kullanılmasını önermektedir. Ayrıca bazı kombine dedektörler karbon monoksit algılama yeteneğine de sahiptir. Her optik ya da fotoelektrik algılama metodu aynı değildir. Foto diyot ya da optik sensörün tipi ve duyarlılığı ve içindeki duman çemberinin tipi üreticiler arasında farklılık göstermektedir.
Dedektör sektörünün en gözde kolu altın dedektörü koludur. Altın dedektörü diye tabir edilen dedektörler aslında çok gelişmiş metal dedektörleridir. Dünya üzerinde sadece altına odaklı bir dedektör çeşidi bulumamaktadır. Define dedektörü ; bir çok özelliğe sahip olabilir özellikle boşluk tespit edebilen sesle ayrım yapabilen, ayrım parametresi (numara) ile ayrım yapabilen, farklı derinliklere sahip 3 boyutlu çizim yapabilen, manyetik sistemli, algoritma sistemli, analog ve digital dedektörler bulunmaktadır. Bu kadar çeşitlilik beraberinde birbirinden bağımsız fiyat çeşitliliği de getirmektedir. Altın dedektörleri 500–1.000 TL dedektör fiyatlarından başlayarak 100.000 TL gibi fiyatlara kadar ulaşabilir. Bu fiyat çeşitliliği pahalı olan dedektörün yanında ucuz olan dedektörün iş yapmayacağı anlamını taşımaz. Genellikle pahalı olan dedektörler gprlerdir. Gprler küçük alanların detaylı taranmasında kullanılır. Bu sistemler 20 metreye kadar derinliğe sahiptirler ve ayrıca 3 boyutlu cisim, boşluk, toprak, su vs. çizimleri yapar ve çizimleri obje algoritmasına göre renklendirirler. Bu sistem ile gezmek mümkün değildir, çekimler adım adım yavaş yavaş yapılır. Fakat ona göre neredeyse yarı fiyatında olan derin arama dedektörleri gezerek arama yapmayı mümkün kılar. Derin arama dedektörleri sesle ve ayrım parametresiyle (numarayla) ayrım gerçekleştirir. Birde alan taramalar vardır. Alan taramalar; çok geniş bir alandaki aramayı küçük bir alana taşımanıza yardımcı olur. Alan taramalarda örneğin 200 m lik bir alan içerisinde altın aramaktaysanız 3 metrelik bir yakınlığa kadar tespit yaparsınız daha sonra noktalamak için bir başka dedektöre ihtiyaç duyarsınız. Kısaca her dedektörün kendine has yöntemleri ve bir yapılış amacı vardır. Geliştirilme ve üretim esnasında Ar-ge, gümrük, taşıma, işçilik, hammadde kullanımı gibi olgular yani mal edilişine kadar ödenen bütün bedeller hesaplanarak buna göre bir fiyat belirlenir. Dolayısıyla pahalı olan mal daha kaliteli değildir. Her malın kendine has uzmanlık alanı ve yapabileceklerinin sınırı vardır bu sınırlar dikkate alınarak cihaz satın alınmalıdır.Altın dedektörleri ile ilgili daha fazla bilgi almak ve satın almak için aşağıdaki bağlantıya tıklayın
Dedektörlerin çok çeşitli olduğunu belirtmiştik. Ayrıca arazi yapısı, arama şartları ve hedeflenen objelerin cinsi de farklıdır. Bu farklılıklara göre her dedektörün kendi içinde öne çıkan üstün yanları vardır. Her şeye rağmen "En iyi Dedektör" kavramı ihtiyaçlara göre belirlenmelidir. Buradaki en önemli nokta, doğru şartlar ve hedefler için amacınıza uygun dedektörü seçmektir. Örneğin; bir define dedektörü ile yüksek mineralli bir arazide küçük cüruf altın aramak doğru değildir. Zaten Define Dedektörlerinin yapılış amacı yüzeydeki ufak metalleri görmekten ziyade derindeki büyük hedefleri algılamak ve bu şekilde yüzeydeki küçük metallerin yanıltıcı etkisi ile kullanıcıyı meşgul etmemektir. Zira, “Define Dedektörü” büyük ve oldukça derin hedefleri gözetmeye yöneliktir. Üst düzey Define Dedektörleri boşluk ve metal etkilerini ayırt edebilir. Küçük objelere karşı daha az duyarlıdır. Define Dedektörleri ile amaçlanan çok daha büyük hedeflerdir ve dedektör ailesi içerisinde üst segment cihazlardır. Oysa “Altın Dedektörü” küçücük metallere, en yoğun olarak da altın metaline karşı çok hassastır. Küçük objelere karşı en duyarlı olabilecek prensipte üretilmiştir. Define dedektörünün gözden kaçırabileceği tüm değerli ve altın metalleri tespit edebilir. Diğer yandan “Tek Para ve Hobi” dedektörleri arazi durumuna göre yüzey ve orta derinliklere çok iyi sonuçlar vermekle birlikte, etrafa saçılmış madeni para, çeşitli metal objeleri (altın, gümüş, bakır) tespit etmede hızlı ve kararlıdırlar. Bazı modellerde topraktaki mineral yapıya uyum sağlaması için yüksek teknolojiler kullanılmış ve su geçirmez başlıklar (bobinler) ile de deniz, ırmak kenarı ve sahillerde kullanılabilir hale getirilmiştir. Bir çok kullanıcı tarafından beğeni ile kullanılmaktadır. Bütün bunların ışığında Define Dedektörü, Altın Dedektörü ya da Hobi ve Tek Para Dedektörü arasında “en iyi” diye bir sonuca varmak imkânsızdır. Her birinin farklı bir hizmet amacı olması sebebi ile bu teknolojiler arasında üstünlük kurmaya çalışmak çok doğru bir yaklaşım olmayacaktır. Hepsinin bir arada olamayacağı, aynı iş ve işlevleri görmeyeceği gerçeği bir yanda dururken net şekilde ifade etmek gerek ki; “En İyi Dedektör” diye bir durum söz konusu değildir. Bununla birlikte aklımızda şöyle bir soru oluşabilir. Aynı kategorilerde olan dedektörler arasında “en iyi” diye bir kavram var mıdır? Açıklamak gerekir ise, buradaki en belirgin ayrımı son kullanıcı, yani dedektörü kullanacak kişi yapacaktır. Bu durumda farklı amaçlar ile yapılmış dedektörlerin kendi aralarında mukayese yapılması doğru değildir. Dedektör firmalarının ürettikleri dedektörlerde derinlik farkı, teknoloji farkı, stabilite, ergonomi, toplam ağırlık, fiyat, firma desteği, garanti güvencesi ve marka değeri öne çıkmaktadır. Bunlara istinaden tüketici kendi tercihlerinin doğrultusunda seçim yapacak ve isteklerinin doğrultusunda almış olduğu performansa bağlı olarak bunun kararını verecektir. Unutmamak gerekir ki; deneyimli bir dedektörcünün elinde sıradan bir cihaz umulmadık sonuçlar verebilir. Aynı şekilde acemi bir dedektörcünün elinde en üst sınıf dedektör bile doğru sonuçlar veremeyebilir. Tüketicinin memnuniyet sınırlarını belirleyen parametrelerden biri de aslında kendi tecrübeleri ve dedektörünü daha iyi tanıması olacaktır. * Bu makale ve diğer makalelerimiz Nokta Mühendislik adına kayıt altına alınmıştır. İçerikleri (görsel ve diğer malzemeler dahil) değiştirilemez, kopyalanamaz, çoğaltılamaz, yeniden yayımlanamaz, başka içeriklerle karıştırılamaz, tamamı ya da kısmi alıntı yapılamaz, kısmi değişiklikler yapılamaz. İçerikler yazılı izin alınmadıkça kesinlikle kullanılamaz ** Herhangi bir makalemizde yayınlanan içeriklerde belirtilmiş olabilecek yönergeleri izlemek, verilen parametreleri uygulamak, anlatılan fiilleri gerçekleştirmek tamamen ziyaretçimizin sorumluluğundadır. Yapılabilecek uygulamalardan doğan kişileri, kurumları ya da 3. şahısları ilgilendiren zararlardan makale yazarımız veya firmamız sorumlu tutulamaz.
EN İYİ DEDEKTÖR HANGİSİDİR ? "BU BÖLÜMDE BULACAĞINIZ TÜM MAKALELER, BİLGİLENDİRME AMAÇLI OLUP,ZİYARETÇİLERİMİZİN EN İYİ ANLAYABİLECEĞİ ŞEKİLDE HAZIRLANMIŞTIR." Dedektörlerin çok çeşitli olduğunu belirtmiştik. Ayrıca arazi yapısı, arama şartları ve hedeflenen objelerin cinsi de farklıdır. Bu farklılıklara göre her dedektörün kendi içinde öne çıkan üstün yanları vardır. Her şeye rağmen "En iyi Dedektör" kavramı ihtiyaçlara göre belirlenmelidir. Buradaki en önemli nokta, doğru şartlar ve hedefler için amacınıza uygun dedektörü seçmektir. Örneğin; bir define dedektörü ile yüksek mineralli bir arazide küçük cüruf altın aramak doğru değildir. Zaten Define Dedektörlerinin yapılış amacı yüzeydeki ufak metalleri görmekten ziyade derindeki büyük hedefleri algılamak ve bu şekilde yüzeydeki küçük metallerin yanıltıcı etkisi ile kullanıcıyı meşgul etmemektir. Zira, “Define Dedektörü” büyük ve oldukça derin hedefleri gözetmeye yöneliktir. Üst düzey Define Dedektörleri boşluk ve metal etkilerini ayırt edebilir. Küçük objelere karşı daha az duyarlıdır. Define Dedektörleri ile amaçlanan çok daha büyük hedeflerdir ve dedektör ailesi içerisinde üst segment cihazlardır. Oysa “Altın Dedektörü” küçücük metallere, en yoğun olarak da altın metaline karşı çok hassastır. Küçük objelere karşı en duyarlı olabilecek prensipte üretilmiştir. Define dedektörünün gözden kaçırabileceği tüm değerli ve altın metalleri tespit edebilir. Diğer yandan “Tek Para ve Hobi” dedektörleri arazi durumuna göre yüzey ve orta derinliklere çok iyi sonuçlar vermekle birlikte, etrafa saçılmış madeni para, çeşitli metal objeleri (altın, gümüş, bakır) tespit etmede hızlı ve kararlıdırlar. Bazı modellerde topraktaki mineral yapıya uyum sağlaması için yüksek teknolojiler kullanılmış ve su geçirmez başlıklar (bobinler) ile de deniz, ırmak kenarı ve sahillerde kullanılabilir hale getirilmiştir. Bir çok kullanıcı tarafından beğeni ile kullanılmaktadır. Bütün bunların ışığında Define Dedektörü, Altın Dedektörü ya da Hobi görüntülü dedektör ve Tek Para Dedektörü arasında “en iyi” diye bir sonuca varmak imkânsızdır. Her birinin farklı bir hizmet amacı olması sebebi ile bu teknolojiler arasında üstünlük kurmaya çalışmak çok doğru bir yaklaşım olmayacaktır. Hepsinin bir arada olamayacağı, aynı iş ve işlevleri görmeyeceği gerçeği bir yanda dururken net şekilde ifade etmek gerek ki; “En İyi Dedektör” diye bir durum söz konusu değildir. Bununla birlikte aklımızda şöyle bir soru oluşabilir. Aynı kategorilerde olan dedektörler arasında “en iyi” diye bir kavram var mıdır? Açıklamak gerekir ise, buradaki en belirgin ayrımı son kullanıcı, yani dedektörü kullanacak kişi yapacaktır. Bu durumda farklı amaçlar ile yapılmış dedektörlerin kendi aralarında mukayese yapılması doğru değildir. Dedektör firmalarının ürettikleri dedektörlerde derinlik farkı, teknoloji farkı, stabilite, ergonomi, toplam ağırlık, fiyat, firma desteği, garanti güvencesi ve marka değeri öne çıkmaktadır. Bunlara istinaden tüketici kendi tercihlerinin doğrultusunda seçim yapacak ve isteklerinin doğrultusunda almış olduğu performansa bağlı olarak bunun kararını verecektir. Unutmamak gerekir ki; deneyimli bir dedektörcünün elinde sıradan bir cihaz umulmadık sonuçlar verebilir. Aynı şekilde acemi bir dedektörcünün elinde en üst sınıf dedektör bile doğru sonuçlar veremeyebilir. Tüketicinin memnuniyet sınırlarını belirleyen parametrelerden biri de aslında kendi tecrübeleri ve dedektörünü daha iyi tanıması olacaktır. * Bu makale ve diğer makalelerimiz Nokta Mühendislik adına kayıt altına alınmıştır. İçerikleri (görsel ve diğer malzemeler dahil) değiştirilemez, kopyalanamaz, çoğaltılamaz, yeniden yayımlanamaz, başka içeriklerle karıştırılamaz, tamamı ya da kısmi alıntı yapılamaz, kısmi değişiklikler yapılamaz. İçerikler yazılı izin alınmadıkça kesinlikle kullanılamaz ** Herhangi bir makalemizde yayınlanan içeriklerde belirtilmiş olabilecek yönergeleri izlemek, verilen parametreleri uygulamak, anlatılan fiilleri gerçekleştirmek tamamen ziyaretçimizin sorumluluğundadır. Yapılabilecek uygulamalardan doğan kişileri, kurumları ya da 3. şahısları ilgilendiren zararlardan makale yazarımız veya firmamız sorumlu tutulamaz.
